BİTKİN, HALSİZ YORGUN BİR ŞEHİR

MİLLET olarak sıkıntılı bir süreci yaşadığımız şu günlerde, toplumun önüne düşmesi, öncülük etmesi, heyecan aşılaması, üretimi teşvik etmesi, dayanışma ruhunu güçlendirmesi gereken; başta sivil toplum kuruluşlarının yöneticileri olmak üzere, yerel yönetimlerin ve hatta akademi dünyasının umursamaz tavrı, canı burnuna gelmiş vatandaşın mecalsiz boynunu iyice büküyor.

Bir kış memleketi olan, normal şartlar altında baharın ve yaz mevsiminin “en coşkulu” günlerini yaşaması gereken, ancak kuraklık ve pandemi gibi olumsuzluklardan ciddi anlamda etkilenen Erzurum’da eskiden bu aylara kalmaz bahar temizliği yapılırdı.

PARKA, BAHÇEYE MÜDAHALE EDİLİRDİ

Doğalgazın adının dahi bilinmediği, kaloriferin lüks ısınma aracı olarak tanımlandığı yıllarda soba ile ısınan Erzurum insanı, özellikle de kadınlar bahar geldiğinde, temizlik seferberliği başlatır, hummalı bir çalışmanın içine girerlerdi.

Bahar temizliğine belediyeler ve kamu kuruluşları da ayak uydurur, cadde ve sokaklarda ağaçlar budanır, kar, kış ve buzlanma yüzünden tahrip olan kaldırımlar, yollar, rengi soluklaşan, sıvaları dökülen binalar, parklar, bahçeler elden geçirilir, bu hareketlilik çarşıya, pazara da yansır, mevsim ürünlerinin bolluğu insanların yüzünü güldürmeye yeterdi.

UMUTLAR GİDEREK ZAYIFLIYOR

İki yıldan beri dünyayı kasıp kavuran korona salgınının moralleri altüst ettiği, korkunun sokakta kol gezdiği Erzurum’da, insanlara heyecan aşılaması gereken kurum, kuruluş ve temsilcilerinin beklenenden çok uzakta bir performans sergilemeleri, siyasetin, özellikle de muhalefetin yetersizliği, çıkmaza sokulan vatandaşın umutlarını iyice kırarken, gemiyi lafla yürüttüklerini zanneden yetki makamındaki insanların tutum ve davranışları çoğu kişiye, Ziya Paşa’nın, “Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz. Şahsın görünür rütbe-i aklı eserinde” sözünü getiriyor.

BAKIM VE ONARIM GEREKİYOR

Bu yıl kıştan yeni çıkan Erzurum’da, yaşanan olumsuzluklar nedeniyle baharla ilgili hiçbir hareketlilik gözlenmezsen, birkaç yıldan beri ertelenen ve ötelenen bakım ve onarım çalışmalarının renksiz, yorgun ve solgun görüntüsü çoğu binanın yüzünde, cephesinde, dükkanların vitrinlerinde, çukur dolu yollarda, taşı oynayan kaldırımlarda kendini fazlasıyla gösteriyor.

BİRİLERİ MÜDÜR BEY’E HATIRLATSA!

Şehrin merkezi bir yerinde bulunan Erzurum Ticaret ve Sanayı Odası’na ait binanın solgun yüzü de vatandaşın dikkatinden kaçmıyor. Yaklaşık 5 yıl kadar önce düzenlenen Avrupa Gençlik Kış Olimpik Oyunları’nın (EYOF) tanıtımının yapıldığı, rengi kaçan, soluklaşan ve üzerindeki yazıları bile okunamaz hale gelen, dolayısıyla miyadını dolduran reklam çalışmasının yaşattığı kirlilik de ne bina sahiplerinin, ne de Gençlik ve Spor Müdürlüğü’nün dikkatini bile çekmiyor.

KİMSENİN UMURUNA DEĞİL

Son yılların en kurak bahar mevsiminin yaşandığı Erzurum ve çevre illerde vatandaşı ilerleyen haftalarda nasıl bir atmosfer bekliyor, bilinmiyor. Ektiğinin karşılığını alamama gibi bir tehlike ile karşı karşıya kalan çiftçiye, köylüye, esnafa, pazarcıya yönelik ne tür önlemler alınacağı ya da alınması gerektiği noktasında kimse de çok şey bilmiyor, söyleyemiyor. Oysa esnafın da, ticaret erbabının da, çiftçinin, köylünün ve hatta halkın tamamının gözü, STK’ların üzerinde. Ancak hiçbir STK yöneticisinden, vatandaşın beklentilerine yönelik tek satırlık açıklama gelmiyor. erzhaber

#erzurum#temizlik#bahar#tarih#aziziye#çevre